Haber

Esenyurt Cinayeti Sonrası Bireysel Silahlanma Tartışmaları Başladı.

Haber: UZMAN BAĞIŞ – Kamera: UMUT DOĞAN

İYİ Parti Antalya Avukat Yardımcısı Uğur Poyraz, Esenyurt’ta yaşanan cinayetin ardından başlayan bireysel silahlanma tartışmalarına ilişkin şunları söyledi; “Özellikle Suriye savaşıyla birlikte Türkiye’ye oradan giren çok önemli ruhsatsız silahlar var ve bu ruhsatsız silahlar büyükşehirlerde satışa sunuluyor… Konunun çok taraflı olarak ele alınması gerekiyor. Bu sadece kontrolsüz bireysel silahlanma değil. kriz, ekonomik krizin sosyolojik sonuçları, Gelecek telaşı, bu gelecek kaygısının yarattığı ruhsal bunalım, yargının beceriksizliği, kolluk kuvvetlerinin ya da Mobese kameralarının teknik dinleme rahatlığıyla olaylara müdahale etmesi… Polisin en değerli özelliklerinden biri caydırıcılık, önleyiciliktir” dedi.

28 Temmuz’da Esenyurt’un Güzelyurt Mahallesi Mehmet Akif Ersoy Caddesi üzerindeki tekel bayisine giden grup, bir süredir tartıştıkları Yunus Emre Erzen (24), Batuhan Bayındır (20) ve Yusuf Erzen’e (21) ateş etti. . Zanlılar olayın ardından kaçarken, olay yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırılan Yunus Emre Erzen ve Batuhan Bayındır hayatını kaybetti.

Olayın ardından kamuoyunda bireysel silahlanma tartışmaları başladı. Umut Vakfı’nın araştırmasına göre; Türkiye’de tahminen 4 milyon ruhsatlı silah ve 36 milyon ruhsatsız silah var. DÜZGÜN Parti Antalya Avukat Yardımcısı Uğur Poyraz, Esenyurt’taki cinayetin sadece bireysel silahlanmayla açıklanamayacağını söyledi.

Esenyurt cinayetinin güvenlik kameralarına yansıyan ender örneklerden biri olduğunu ifade eden Poyraz, “Türkiye’de 81 ilin ilçelerinde her an her yerde olabilecek olaylardan biri bu. Biz şu anda bu röportajı yaparken. , şu anda ülkemizin her köşesinde bu ve benzeri etkinlikleri yapıyoruz.” Olaylar olmaya devam ediyor. Esenyurt’ta yaşanan olay sadece kameralara yansıdığı için insanların dikkatini çekmişti ama yargının da, kolluk kuvvetlerinin de onlarca, yüzlerce, binlerce kaydıyla durum böyle” dedi.

“SURİYE SAVAŞIYLA TÜRKİYE’YE GİREN CİDDİ İZİNSİZ SİLAHLAR VAR VE BÜYÜKŞEHİRLERDE BU İZİNSİZ SİLAHLAR SATIŞA UYGUN”

2011’de Suriye’de başlayan iç savaşın ardından Türkiye’ye yoğun bir şekilde silah ithal edildiğini kaydeden Poyraz, “Kontrolsüz bireysel silahlanma… Özellikle Suriye savaşıyla birlikte oradan Türkiye’ye giren çok ciddi ruhsatsız silahlar var ve bu ruhsatsız silahlar var. büyükşehirlerde satışa sunuluyor.Bu, gayrimeşru, illegal örgütler tarafından yapılan bir ticarettir” dedi.

Poyraz, kontrolsüz kişisel silahlanmanın yanı sıra dizi ve filmlerin de etkisi olduğunun altını çizerek, “Bütün bunları çok yönlü bir perspektiften ele almak gerekiyor. Kontrolsüz bireysel silahlanma tek başına kontrolsüz bireysel silahlanma değil, son yıllarda televizyon ve internet dizilerinde bu durum pekişti. Uzun zamandır Türkiye. Bütün bu dizileri yan yana koyarak, ana fikirlerinden çıkar; devlet düşmanlığı yapma, uyuşturucu satışına karşı olma, diğer bütün suçlar gibi bir kafa var ki caizdir” dedi.

“İNSAN TUTABİLİRSİNİZ, ÖZGÜRLÜĞÜNÜZÜ KISITLAYABİLİRSİNİZ, BİR ADAMI YARALAYABİLİRSİNİZ, BİR ADAMI ÖLDÜREBİLİRSİNİZ, BİR YER BASABİLİRSİNİZ, KREDİ İLE KAÇABİLİRSİNİZ”

Poyraz, dizi ve filmlerde yer alan kabahat teşviklerine ilişkin şu değerlendirmede bulundu:

“Belki 15 Temmuz’dan sonra, 17-25 Aralık’tan sonra AKP bu propaganda biçimiyle farkındalık, vatan sevgisi ve belli bir tepki uyandırmayı amaçlamış olabilir ama bence bu amaç her türlü propagandaya yönelik bir tanım yapmaktır. Hatalar yani gerçek vatandaş.Hukuka,demokrasiye,insan haklarına saygılı vatandaş olmayı öğretmek veya bu konuda mesajlar vermek bence devletin önceliğidir.Hatalar nelerdir?Bunlar mesajda mubah olur. dizi tarafından verilir.

Esenyurt’ta yaşanan olay sonrası yargının pozisyonunu değerlendiren Poyraz, “Yargı da öyle… 15 Temmuz’dan önce 17 bin civarında olan hakim ve savcı sayısı şu anda 25 bini geçti. Hakim ve savcı açığı” Kapatıldı. Niteliği farklı ama bu nicelik olarak farklı bir konu. Konu kapandı. Ancak ocu, kriminal, cemaat ve tarikat örgütlenmesiyle yargıda büyük bir sakarlık oluşmaya başladı. gibi ön yargılar

Poyraz, Türkiye’deki suç artışının sadece bireysel silahlanma bazında değerlendirilmemesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:

“Bütün bunların ortada değerlendirilmesi gerekiyor. Bu sadece kontrolsüz kişisel silahlanma meselesi değil. Yargının bu konudaki beceriksizliği konvansiyonel medya dahil bu diziler, yapımlar dahil hepsi değerlendirilmeli” ortada ve ortada analizler oluşturularak düzenlemeler yapılmalıdır.

“FETÖ DÖNEMİNDE TEKNİK DİNLEME RAHATA DÖNÜŞTÜ”

Eskiden Türk polisi sokaktaydı, olay mahallinden çok önce sabıka kaydı olan şahısları dolaşıyor, onlardan bilgi alıyor, bariz olayları durdurabiliyordu. Bir iletişim ağı vardı. FETÖ’nün bu döneminde teknik dinleme rahatlığına dönüştü, polis sokaktan çekildi, kulaklık takıp dinleme tekniğiyle böyle rahat bir alan yaratıldı. Hele organize suçla mücadelede bu pek doğru bir yöntem değil.

“TOPLUMDAKİ EKONOMİK KRİZDEN VE EKONOMİK KRİZİN SOSYOLOJİK SONUÇLARINDAN KAYNAKLANAN CİDDİ BİR TOPLUMSAL PATLAMAYLA KARŞI KARŞIYAYIZ”

Maalesef şu anda emniyet teşkilatımızda birebir rahatlık devam ediyor. Burada caydırıcılık denen bir kavram var. Bununla ilgili olarak Türkiye’de gerçek bir kabahat haritası çıkarmamız gerekiyor. Yapılan yanlışın manevi ve sosyolojik alt yapısını düzeltmemiz gerekiyor. Farkında mısın? Her gün bir kiracı-ev sahibi cinayeti veya yaralanması oluyor. Toplumda yaşanan ekonomik kriz ve ekonomik krizin sosyolojik sonuçları nedeniyle önemli bir toplumsal patlama ile karşı karşıyayız. Gelecek kaygısının bu kadar yüksek olduğu bir toplumda toplumun diğer bireylerini geciktiren bir sosyolojik durum ortaya çıkmaktadır.

Yani bunların hepsi iç içe geçmiş durumda. Mesele sadece kontrolsüz bireysel silahlanma değil. Ekonomik kriz, ekonomik krizin sosyolojik sonuçları, insanlarda gelecek sorunu, bu gelecek kaygısının yarattığı ruhsal bunalım, yargının beceriksizliği, kolluk kuvvetlerinin teknik dinleme rahatlığı ile olaylara müdahale edilmesi Ya da mobese kameralar… Polisin en değerli özelliklerinden biri caydırıcılık, önleyiciliktir.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort